Ağustos ayı içinde yayınlanan bir kararla bu ay uygulanması istenen enflasyon muhasebesinin reel sektör ve sanayici açısından haksız bir vergi oluşturacağını savunan oda başkanları, yeni düzenleme istedi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kamuoyunda enflasyon muhasebesi olarak bilinen enflasyon düzeltmesi sisteminin vergi matrahını gerçeklikten uzaklaştıran şekilde artırmayacak ve ilave vergi etkisi olmayacak şekilde düzenlenmesi talebinde bulundu.
Avdagiç, sosyal medya platformu X’teki hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“DEVAM EDEN YATIRIMLAR İÇİN VERGİ DOĞUYOR”
“Devam eden yatırımlar için enflasyon muhasebesi yapılarak vergi doğuyor. Bu, işletmeleri finansal açıdan zora sokacak bir durum. Şirketlerin başkaca gelirleri yoksa, yapılan yatırımdan kaynaklanan ve enflasyon muhasebesi sonucu oluşacak verginin doğmaması gerekir.
KOBİ’lerin, gelirleri yerine ‘yatırımlarından’ vergi verir hale gelmeleri önlenmelidir.
Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bir tebliğ ile bu konuya açıklık getirmesi isabetli olacaktır. Geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesinin yapılmaması ve bilanço verilmemesi Odamıza üye yüzbinlerce KOBİ’yi rahatlatır.
Elbette ki konu tek başına bu uygulamanın yıl sonuna ertelenmesi de değil. Yatırım yapmış ve yatırım konusuyla ilgili satış geliri henüz oluşmayan bir şirkete vergi tahakkuk edilmesi gibi bir takım sıkıntılı konuların da kalıcı olarak bertaraf edilmesi şarttır.”
“SANAYİCİMİZİ RAHATLATACAK AKLI SELİM KARARIN BEKLENTİSİ İÇİNDEYİZ”
İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan da enflasyon muhasebesinin özellikle reel sektör ve sanayici açısından haksız bir vergi oluşturacağının net bir şekilde görüldüğünü vurguladı. Bahçıvan, şöyle devam etti:
“Hükümetimiz tarafından uygulanmakta olan Orta Vadeli Programın sabırla ve başarıyla adım adım ilerlediği böylesi bir dönemde; sanayicimizin finansal kısıtlar ve zorluklarla, yükselen maliyetlerle, giderek daha da zorlaşan rekabet koşullarıyla ve istihdam ortamının zorlayıcı faktörleriyle verdikleri mücadeleye karşın bu programın en büyük yükünü çektikleri unutulmamalıdır.
Bu nedenle; ülkesine ve ülkesinin geleceğine güvenip, karşılığı bu boyutuyla ancak orta ve uzun vadede alınacak olan yatırımların bir gelir ve kazanca ulaşmadan, adeta bir varlık değerlendirmesi vergisi altında enflasyon muhasebesinin uygulanacak olmasının, vergi prensipleri ile uyuşmadığını düşünüyorum.
Kaldı ki yaz aylarının tam ortasında bulunmamız münasebetiyle gerek mali müşavirlerin gerekse muhasebe kadrolarının yılın bu en sıkışık dönemlerinde sağlıklı bir değerlendirme yapmaları da mümkün görünmemektedir. Dolayısıyla yılın bu en hassas döneminde getirilecek böyle bir yükün, böyle bir uygulamanın, Maliye tarafından hedefine ulaşıp ulaşmayacağına dair de şüphelerimiz bulunmaktadır.
Reel sektörün içinden geçmekte olduğu zorlu koşullar düşünülerek; karşılaştığımız enflasyon muhasebesinin tüm yönleriyle gözden geçirilerek sanayicimizi rahatlatacak bir aklı selim kararın beklentisi içinde olduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum.”
patronlardunyasi.com